Yaşamak Güzel Şey Seti
(5 Kitap Birarada)
% 60 Indirimli

Kadin erkek ilişkileri, nefret ve sevginin derinlemesine yaşandığı birbirinden sürükleyici romanlar seti!... 5 Kitap birarada, şimdi % 60 indirimli!...

Işte setimizdeki eserler:

1) Yaşamak Güzel Şey...
İyi bir film yönetmeni olmayı hayal ederken kendini büyük bir fast food zincirinin başında bulan Fred Kaufmann, tam bir orta yaş bunalımındadır.
Çıkmaza giren evliliklerinde kurtuluşu Buddhacılıkta arayan karısı Claudia’yla beraberliklerini hâlâ neden sürdürdüklerini söyleyemeseler de en büyük sebep on yedi yaşındaki kızları Franka’dır, çünkü küçük kızları hamiledir, üstelik de bir lamaya aşık olmuştur...
Para ve meslekî başarının tatmin edemediği erkek mutluluğu nerede bulacaktır? 
Bu soruları sadece Doris Dörrie’nin roman kahramanı Kaufmann sormuyor kendine. 
Yazar bize bir yanı ağlar, diğer yanı gülerken şunu göstermek istiyor: biraz cesaret, kırkından sonra da hayat vardır.
(238 Sayfa)

2) Kadinca Bir Hayat
Üniversitede öğretim görevlisi olan Jane, günün birinde kapısının önünde bir paket bulur ve geçmişine doğru bir yolculuğa çıkar. Çünkü paketin içindeki metinde anlatılan onun hayatıdır. Bu metinde çok özel anlar bile anlatılmaktadır. 
Jane bunu yazabilecek kişileri –ki bunlar çoğunlukla hayatına giren erkeklerdir– düşünürken karşısına sürpriz bir isim çıkar. 
Yıllarca Jane’i izleyerek yazılan bu metinler, hem bir oyunun hem de bir intikamın parçasıdır. 2000 Yılında Fransa’da Kadın Okurlar Edebiyat Büyük Ödülü’nü alan "Kadınca Bir Hayat" insanı ve insanca duyguları ön planda tutan bir roman. Hem gerilim yaşatan hem de edebî tatlar veren bu romanı özelilkle kadın okuyucuların çok seveceğinden kuşku yok.
(326 Sayfa)

3) Rüzgarin Kralicesi :
Tatil arkadasi Jean-François sayesinde tanistigi atlar ve at yarislar giderek Rico Bastide'in tek tutkusu haline gelir. Mutsuz bir aile ortaminin yolactigi bunalimlarla bas etmenin yolu olarak gördügü hayallerini artik atlar süsler. Ama 14 yasinda geldigi Mouliu à Vent apranti-seyis egitim merkezinde büyük bir hayal kirikligi yasayacaktir. Sert, acimasiz kosullar ve karsi karsiya kaldigi siddet Rico'yu zaman zaman umutsuzluga düsürür. Bütün bunlara ragmen direnmek, ayakta kalmak için tek bir seye sarilir: sevgili kisragi Lady Love'a. 
Kendisi de eski bir jokey olan Homeric, Rüzgarin Kraliçesi Lady Love da siirsel bir üslupla tutkunun ve askin romanini yazmis¸. Çok iyi bildigi bir dünyayi anlatirken, o dünyadaki duygusal çalkantilari da basariyla aktarmis.
(208 Sayfa)

4) Kelebeklerin Dili : 
Son yıllarda İspanya’nın yetiştirdiği en önemli yazar olan Manuel Rivas, "İnsanlar nereye gitti?" diye soranlara öykülerindeki insanî arkeolojiyle, "Edebiyat nerede?" diyenlere öyküleriyle yanıt veriyor. Yazarın üç kitabından yapılan bu 19 öykülük derleme onun dilini ve bakış açısını tanımak isteyen okurlar için ideal bir seçim.
Madagaskar’da Beatrice’in gökkuşağı gözlerine tutulan Homeros, Havana ile Galicia, dünya ile araf arasında gidip gelen Amaro, La Guairalı anarşist papağan, La Coruna’da tasları numaralanmış müdavimlerin sürekli, okyanusun arada sırada ziyaret ettiği bar, sokaklarında Kristof Kolomb’un dolaştığı Caracas, barda içerken televizyonda cesedini seyreden yalnız denizci, Çin’i Galicia’ya, bir genci düşlerine yaklaştıran sisler içinde bir saksofon, Jim Morrison eşliğinde İrlanda Denizi’nde balık avı...
(116 Sayfa)

5) Yüzlesme :
Gianni Orzan, otuz yedi yaşında, Roma’da yaşayan, karısı ve oğluyla sakin bir hayat süren başarılı bir yazardır. Bir gün kendisine verilecek bir edebiyat ödülünü almak üzere taşrada bir şehre gider. Ödülü aldığı gün ani bir kararla, ödül çekini çocuğu hasta olan bir kadına verir. Orzan, Roma’ya döndüğünde de bu jestinin anlamını çözmeye uğraşırken, endişe verici biriyle karşılaşır. Bu, çalıntı bir arabayı süren silahlı bir taksi şoförüdür. Adam Orzan’a oğluyla ilgili sorular sorar, dahası oğlu hakkında ayrıntılı bilgi sahibi olduğunu da hissettirir. Paniğe kapılan Orzan taksiden atlar ve eşi ile oğlunu Roma’dan uzaklaştırır.
Tekrar Roma’ya dönen Gianni Orzan, görünüşe göre aralarında pek bağlantı olmayan bütün bu olayların esrarını çözmeye girişir. Bu arada yine aynı taksi şoförüyle karşılaşır ve şaşırtıcı bir dizi gerçeği öğrenir. Adam, Orzan’ın yakın bir zaman önce ölmüş olan babasının hiç de onun sandığı gibi İtalyan Ordusu’nun faşist bir generali olmadığını söyler. Aksine, babası eski Sovyetler Birliği’nin bir ajanıdır. Orzan’ı şoka uğratacak gerçekler bu kadarla sınırlı değildi. Peş peşe gelen darbeleri bir motosiklet kazası izleyecektir.
(236 Sayfa)